PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : merhabanın 2. ve son perdesi :)



_stuka_
12-04-2010, 04:41
"merhaba" nın 2. ve son perdesi olsun bu .. :) diyerekten : tekrardan merhaba demek isterim..

öncelikle tanışma mesajıma cevaben yazdığı "ince ve naif" not için sayın Barlas Hoca ya sınırsız sevgi ve saygılarımı sunmak isterim.. "insanın olgunlaşma süreci yaşadığı travmalardan sekerek gelişirmiş.." demişti eski bir arkadaşım bana bir zaman.. gerçekten de kabalama bir söylemle öyle. Sayın hocamın da tespiti üzre "talihsizlik" olarak nitelendirilebilecek bu tecrübe, yaşantımdaki önemli travmalardan biridir. hani "düşmanımın bile başına gelmesin..." denen türden bir olay. bünyemde bunca ağırlık yaratmasına karşın her zaman ve her yerde dillendiremediğim bir mevzu.. pek fazla konuş(a)madığım. belki içe dönük yapımdan, belki de suçluluk psikolojisinden..bilemem ama böyle.. foruma yaşadığım bu tecrübeyi ifade ederek başlamamın sebeplerinden birisi de bu idi sanırsam: beni anlayacağını umduğum bir takım insanlarla temas etmek. Bu umudumun Barlas Bey ile cevabını bulmuş olması ise, benim için gerçekten çok hoş bir durum .. "geçmiş olsun" ya da "hoşgeldin" ifadelerini, ömr-ü hayatımda kaç kere bu kadar samimi ve içten bulmuşumdur acaba ? :) saolun hocam..

zaten gıyaben sizinle tanışıyorum salında. modelcilik hususunda ilk ve en önemli desteği aldığım sevgili Teoman (ZETmodel) sizden cok bahsetti. yaptığınız işlerden..sizin şahsınızdan .. "memlekete sizin gibi adamlar lazım ! " deyip kestirip atmak zorundayım: zira yaptığınız işler takdire şayan ve ben buradan övmeye devam edecek olursam forumdaki diğer dostlar durumu tuhaf bulup başka başka anlamlar üretirler diye korkmaktayım :) sizin burada bir " güzel bir harmony yakaladık..." ifadeniz her şeyi anlatıyor zaten! tınılarınızın en son doğuşkanlarına kadar zihinlerde paylaşılmasını diliyorum sadece .. (buradan "mesleki bir söylem" kokusu almanız gayet doğal: zira Barış gibi ben de müzisyenim :) ) 25 nisan daki etkinliğiniz için davetiyeniz cebimde, lakin okul, iş güç :( fakat ben zaten Tarsus'luyum senede 1 - 2 gidip geldiğime göre elbet bir gün bir fırsat cıkar diye düşünmekteyim, hatta sabırsızım) ayrıca buradaki gelişmeler adına (pistin inşaatı tamamlandıktan sonra) Barış ve ben en çok size bel bağlamış durumdayız.. elbette ki müsadenizle .. saygılarımla sayın hocam :)

bu arada ilk merhaba notumun bir "aklama notu" olarak değiştirilmesini içten içe talep eden sevgili dostum Barış'a da dönmek zorundayım:( öncelikle bu forum ortamının kişisel diyaloglar etrafında dönmesinin bir anlamı olmadığı bir gerçek. ol sebepten "bir kereye mahsus" ve sadece ortadaki yanlış anlamaya mahal vermemek için diyorum..

sevgili dostum,
öyle resmi bir soruşturma edasıyla 1..2..3.. diye başlıklandırmaksızın "forum üzerinden" ifade ediyorum.. nası bi grip? neden grip?.. tedavi oldun mu :) .. falan demişsin ya: acaba muğlaklık yaratan söylem seninki mi ? benim ki ? o vakitler nasıl bir hastalık geçirdiğimin bire bir şahidi olan sen tuhaf bi soru atmışsın ortaya.. enteresting! burada forumdaki dostlara anlatmak istediğim tek şey şu idi: sadece dış koşulların uygun olması yeterli değil modelcilik için. insanın fiziken ve de ruhen hazır olması gerekir.. yanlış mı ? sanmıyorum.. muğlaklık yaratan kim ?
dile kemik olursa hayat belki daha güzel olurdu belki.. bence tamamen Tanrı'nın ihmali ! :) ama söylemimde samimiyet adına bir sorun olsa eminim bunca aklı başında adamdan biri burada bana bi tepki gösterirdi herhalde diyorum. (bkz. Barlas Hocanın cevaben yazdıkları) henüz böyle bir tepki yok ortada ve buna mahal verecek n'aptığımı anlamlandırmam mümkün değil.. üzgünüm..
modelci dostlara demek istedim ki: " bu iş ciddi bir iş.. birilerini öldürmeye kadar varabilir bu işin sonuçları..." bu en kötü senaryo elbette ki.. varabileceği en son nokta.. merdivenin en üst basamağı diyelim biz buna. merdivenin ilk basamağı ise: sevdiğin bir insanın çok sevdiği ve çok kıymet verdiği uçağını paramparça etmenin bünyede yaratacağı mahçubiyet.. yelpazenin uçlarından bahsetmeye çalışmışım, fakat sende anlamını farklı bulmuş:( ki okuyan dostlar yanlış anlamış olabilir diye düzeltiyorum: arkadaşım bana bu olay sonrasında gayet motive edici ve "hayata döndürücü" tepkiler vermeye çalıştı. fakat elbette ki modelinin (ilk modeli idi bu arada :( ) kırılmasına dair üzüntüsünü değişik şekillerde ve bir çok kere belirtti.. haklı olarak tabii ki ! çok doğal bu..burdan dostlara vermek istediğim hisselere birini daha eklemek istiyorum o zaman: "kıracaksan kendi modelini kıracaksın.." olay bu dur..
"..." tırnak içinde ya da dışında yazılmış bir "dost" ya da tırnaksız: normal bir dost kelimesinden anlam türetmeye gerek yok tabii ki bu arada.. özellikle de bizim aramızda:) modelcilik konusunda insan sıkıntısını son haddinde yaşayan sen ve ben adına müsadenle diyorum ki: çevrede bu etkinliği paylaşabildiğin biri olmazsa bi anlamı yok bu işin.. bu yazıyı - yazıları- okuyan arkadaşlar açısından bir yanlış anlaşılmayı engellemek adına diyorum ki: sevgili modelci dostum .. sevgili dostum .. "bu"dur .. :)

bu kişisel diyalogla kafa şişirmeye gerek yok diyorum (kendi yaptığım için).. ve bu platformu kanlı-canlı tutalım diyorum.. kıymetini bilelim ve elden geldiğince verimli kullanalım..

BarlasHoca'nın hatrına :)

bir stuka uçurmak istiyorum:)
sagılarımla, ozan ..

pcokum
12-04-2010, 13:48
Ozan bey, foruma hoşgeldiniz ve renk getirdiniz.

İlk tanışma mesajınızı ve akabinde ikincisini okuduktan sonra mesajınızın içerisinde bana da ucundan dokunan bir konu üzerine yazma ihtiyacı hissettim. Bu konu nedir diyeceksiniz şimdi. O konu bir başkasına ait olan uçağı düşürmek... Yaklaşık bir yıldır model uçaklarla ilgileniyorum. Bu süreç içerisinde iki defa uçak düşürdüm. İşin tuhaf tarafı düşen iki uçakta bana ait değildi ve ikisi de aynı gün kırıma uğradı.

İlk model uçağım Barlas Hocamdan bana geçen elektrikli bir tranier modeldi. Çok keyifle uçurduğum bana göre muhteşem bir uçaktı. Yalnızca 4 metre koştuktan sonra havalanabilen, düz yada ters diye ayırt etmeden uçan, iç-dış loop atabilen, yeteneklerinin sınırlarını zorlamama rağmen ses çıkarmayan bir model. "Modeldi" demiyorum çünkü çok şükür ki Murat hocam'ın desteğiyle tekrar uçar durumda. Ben bu uçağın artık bana yetmediğini düşündüğümde bir alttan kanatlı spor-akrobasi giriş uçağı almaya karar verdim ve sevgili tranerimi modelciliğe yeni başlayacak olan değerli bir arkadaşıma devrettim. Kumanda şarj v.s. eksiklerini tamamlayan arkadaşım yaklaşık 2 ay sonra uçağını yeni kumandasıyla uçurmam için piste getirdi. Aceleyle uçağın hareketli yüzeylerini kontrol ettikten sonra havalandırdım. Uçuşun 2. dakikasında uçak birden kontrolden çıktı. Çaresiz bir şekilde uçağın yere çakılmasını seyrettim. O an aklımdan "keşke düşen benim uçağım olsaydı" diye geçirdim. Başkasına ait bir uçağı düşürmek feci bir şey. Uçağı düştüğü yerden aldık getirdik. Olay sonrası neden düşmüş olabileceği hakkında yorumlar yaptık. Uçağın yeni sahibi alıcı pilini 2 hafta önce şarj ettiğini söyleyince doğrudan kabahat alıcı pilinde ve şarjı yapmayan toy modelcide kaldı. Oysa onarım sonrası uçak tekrar piste geldiğinde bu sefer radyo sistemini de kontrol etmiş ve 30 metreden sinyali kaybettiğini görmüştüm. Aslında kabahat, ne iki hafta yatan NiMH pilde ne de 30 metreden sinyal kaybeden radyo sisteminde. Kabahat alıcı pilini kontrol etmeyen, vericiye range test yapmayan bendeydi. O an bu kontroller aklıma gelmedi hiç. Her hafta uçuştan bir gün önce pillerini şarj eden, test edilmiş kendi radyo sistemime güvenen ben, o gün sanki kendi uçağımmış gibi havalandırıverdim hemen. O uçağın düşüş anı günlerce gözümün önünde canlandı durdu.

İkinci kaza ise çok değerli Safa bey'in el emeği göz nuru, kendi tasarımı depron spor/akrobasi giriş modeli olan uçakta ESC'nin havada program moduna girmesi sonucu gaz kesmesiyle oldu ve iniş sırasında uçağın burnu kırıldı. O sırada uçağın kontrolü yine bendeydi. Bu kırımda günün tuzu biberi oldu. Üst üste aynı gün iki kırım, iki hayal kırıklığı. Sonuçta düşen uçak ister 100 liralık, ister 1000 liralık olsun o uçağa verilen emeğin değeri ölçülemez. Uçağı düşürdükten sonra hep aklımda "Neden" ve Nasıl" soruları dönüp durdu. Bunların akabinde de "Keşke" ile başlayan cümleler kuruldu hep beynimin çerisinde.

Her iki olayda da olumsuz tek kelime etmeyen hatta beni teselli etmeye çalışan değerli uçak sahiplerinin, vicdani hesaplaşmamda çok olumlu etkileri oldu.

Sonuçta kaza ve kırım kaçınılmaz olaylar. Hepimiz gerekli güvenlik önlemlerine riayet edip o şekilde hareket edersek kazaları en aza indirmiş oluruz ama Barlas hocamın dediği gibi "Modelini başkasına veren, kazayı da göze almalı" cümlesini büyük harflerle bir tabelaya yazıp, aklımızın en orta yerindeki kavşağa dikmeliyiz.

Sevgilerimle.

baytacoglu
12-04-2010, 15:02
Sevgili Ozan bey,

Zat-ı aliniz trafından hiç de hak ettiğimi düşünmediğim çok güzel övgülerinize mazhar oldum, ne diyeceğimi bilemiyorum. İzninizle sadece teşekkür ediyorum.

Şu kadaranı kesinlikle ifade etmek isterim ki, oradan nasıl görünüyoruz bilmiyorum ama, burada modelcilik adına ortaya konulmuş her şeyde birlikte olduğumuz tüm arkadaşların, ama hakkını özellikle yememem gereken, Murat Özeren arkadaşımın en az bana atfettiğiniz övgüler kadar övgü almaya hakları vardır. Buradaki sanıyorum tılsım "Biz" olsa gerek. Mersin'de hemen hemen her şeyi biz olarak yapmaktayız. Kabul ediyorum, biraz mesleki konumumuzdan, biraz da üniversitenin kurum olarak belli desteğinin olması neticesinde benim adım biraz öne çıkmış gibi görünse de tablonun içerisinde hep "biz" varız. İlk bu işlere başlarken olan heyecanımız "biz" olunca daha da arttı. Artık kalabalık gitmediğimiz hafta sonu uçuşlarından daha az zevk alır hale geldik. Hatta ve hatta o kadar hazırlık yapıp hafta sonu buluştuığumuzda günün sonunda sadece iki uçuş yapıp gerisini muhabbetle bitirmiş olduğumuzu farkettiğimiz günler çok olmaya başladı. Sanırım burada "biz"i buldukça bu iş daha zevkli hale geldi. O yüzden gerçekten ortaya bir şey çıkarabildikse bunu"biz" başardık. Bu nedenle birlikte olduğumuz tüm arkadaşlara ben teşekkür borçlu olduğumu düşünüyorum.

Elbette bzim de zaman zaman görüş ayrılıklarımız oluyor ve zaman zaman bazı konularda anlaşmaya varamadığımız görüşlerle çatışıyoruz ancak elbette ki iyi bir diyalog ve iyi niyete olan inanç bunları aşmamızı sağlıyor.

Ben sizi buradan tanıdım, Barış beyle de bir telefon görüşmemiz ve yazışmamız oldu. Yaşadığınız talihsizliğin aranızı bozmamasını dilerim. Neticede bunlarla model ve sadece biraz para ve emek gider. Dostlar için feda olsun. Onlar yerine gelir ama dostlukar onlar kadar kolay kazanılamadığı gibi kolay da idame ettirilemiyorlar. O yüzden, eğer haddimi aşmıyorsam, konunun bu şekilde kapanması ileriye dönük birlikteliğiniz açısından çok verimli olacaktır diye düşüncemi arz etmek isterim.

Pınar'ın o iki kırımı yaşadığı gün ben de oradaydım. Keşke bir ayna olsa da Pınar yüzünü görebilseydi. Gerçekten de yaşadığı sıkıntı yüzüne ianılmaz bir şekilde yansımıştı. Modelcilikte kırım kaçınılmaz. Sebep çok fazla ama sonuç hep aynı. O yüzden ben de bu forumdaki sloganımı "Kırım yoksa uçmuyorsun demektir" olarak seçtim. Hatta bir arkadaşım kendine slogan olarak "Kırım varsa uçuyorum demektir" seçeceğini söylüyordu. Yani kırım olacak. Ben elimden geldiğince kimsenin uçağını uçurmamaya inanılmaz hassasiyet gösteriyorum. Başkasına ait uçurduğum uçaklar genellikle bu işe yeni başlayanların ilk uçuşunu yapacak uçaklarıdır ki artık siz de çok iyi biliyorsunuz bunlarda son trimler havada yapılacağından ve onlar daha önce uçuş yapmadıklarından benimle ya da tecrübeli arkadaşlardan birinin uçurması çok daha önemlilidir. Bunun dışında ilk günden beridir anca beraber kanca beraber bu işe başladığımız ve artık kanka olduğumuz Murat arkadaşımın dahi uçağını uçurmak için bir teklifte bulunmuyorum çünkü bir sorun halinde hem onun hem de benim neler hissedeceğimizi çok iyi biliyorum.

Keyfiniz kaçmasın, tadınız bozulmasın, güzel günlerde güzel uçuşlarda paylaşımlarınız bol olsun.

Sevgi ve saygılarımla

Barlas.

berdal
13-04-2010, 02:43
değerli dostlar,
bu kadar sözün üzerine bende bir kaç kelam eklemessem gerçekten huzursuz olucam. öncelikle istemeden de olsa rahatsızlık yarattıysak tüm forum üyelerinden özür dilerim. aslında Ozan'la ara sıra böyle kızgınlıklar hep yaşamışızdır ama bu rahatlığında sebebi samimiyetimizdir. doğrusu, 12 yılı geçen dostluğumuzdan böylesine baharatları bi çok kez hiç esirgemedik :) Hegel'in bir zamanlar bir arkadaşına söylediği "beni bir tek sen anladın ama sen de yanlış anladın" sözünü hatırlayarak, yanlış anlaşılmamak adına izninizle şu 2. perdenin son kornişini takmak ve konuyu kapatmak istiyorum.

günlerden cumartesi, gece saat iki buçuk sularında sevgili arkadaşım Ozan'dan bir telefon geliyor. diyor ki; hobimerkezi.com'a yaşadığım kazayla ilgili bir yazı yazıcam. kendisine deneyimini paylaşmasının hoş bi düşünce olduğunu söylemekle birlikte, yazıya beni karıştırmamasını istediğimi de özellikle hatırlatıyorum. ertesi gün acaba muhterem foruma ne yazdı derken bir de ne göreyim. kaynar suları başıma döken o malum cümle. sen o kadar hisseli harikalar kumpanyası expertizliği yap, hisselerden kıssalardan bahset üstüne bizi tanımayan insanların arasında balyozu kafama indir. itiraf ediyorum gerçekten sinirlendim ve o kızgınlıkla bende bir cevap yazdım.

zaatı muhteremle rahmetli piper'ı birlikte montajladık. ama Ozanın piper üzerindeki büyük katkısını ve becerisini asla yadsıyamam. kazadan bir süre sonra kendisi, artık alltan kanatlı bir modele geçememiz gerektiği düşüncesi ve sevgili Teoman'ın önerileriyle (benimde ilgili uçağı isteyip istemediğimi açık olarak sorduktan sonra) başka bir piper "Cheeroke" almaya karar verdi. yeni uçağımızın montajı sırasında gövdenin sağlam olmayışı, gövde üzerindeki fiberglass parçanın hakikaten uyduruk denebilecek yapısı aslında ikimizde rahatsız etti. işte o anlarda hayıflandıysam piper J3 daha sağlamdı gibisinden laflar etmişimdir. onun dışında kendisine sen benim uçağımı neden kırdın be adam manasına gelecek bir tek söz söylemedim. (bunu sende cok iyi biliyosun Ozan) değerli zamanınızı daha fazla işgal etmek istemiyorum. konunun bu noktalara gelişinin özet hikayesi budur.

sevgili Barlas hocam, ilk tanıştığımız zaman verdiğiniz samimi destek sonrası yeni paylaşımlara her zaman açık olduğunu bildiğimiz bu kıymetli ortamda gereksiz bir rahartsızlık yarattıysak terkardan özür dilerim. şu kısa modelcilik maceramızın başlangıcından sonra böyle tartışmalarla insanların vaktini harcamanın kimseye bir faydası olmadığını Ozan'da bende biliyoruz. yeni yeni ilginç konularla, değerli tecrübe paylaşımlarıyla bu ortamı zenginleştirmek artık bizlerinde boyun borcu. umarım Cheeroke ile yaptığımız ilk ucusun kayıtlarını ve nacizane tecrübemizi yakında görüntülü olarak paylaşıcaz. bütün forum üyesi modelci dostlara slmlar olsun, kazasız ve kırımsız ucuşlar dileyerek, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Barış

baytacoglu
13-04-2010, 09:26
Barış hocam,

Bu forumda sizlerle birlikte olmak bizim için büyük mutluluk. Zaman zaman farklı düşünceler olabilir, olsun varsın. Dert etmeyin.

İnşallah yeni modelinizin ( ki Ppiper Cherokee benim çok sevdiğim modellerden bir tanesidir) videosunu görmek için sabırsızlanıyorum.

Kolay gelsin.

Sevgiler

Barlas.